3 Aralık 2008 Çarşamba

Bayram

Bayramı bekliyorum...yazıcam bişeyler :)

Yanlız bu bayramdan sonra taaaa ağustosa kadar sıfır tatil olması...tabi atılmazsam..off bugün yine 2 kişi işten çıkarıldı..2 kişi nedir ki demeyelim çnkü her hafta 2 kişi çıkıyor maşalah... ve zaten ofiste 50 kişiyiz...Yemeğimizi bile evden getiricez artık aramızda anlaştık..çok komik :) Kadıköyden bi sefertası mı alsam napsam aceba =) ımm evt elbise topuklu ayakkabı falan çok yakışır elime..gri tonlarında da makyaj yaparım..kendimce eğleniyorum da durum vahim...ooofoffofoof...

Yakında yelkene de başlayacağım, bakalım ne gibi maceralar bizi bekler...
(P.S.: Ofisteki oda arkadaşımız da gay anasını satim..ama çok tatlı =) Seviyorum onu....)

Ya kimliğimi sonsuzza dek açıklamıcam ya ne güzel herşeyi yazmakk
Aptal grafiker sana da kıl oldum geçen gün gerzo

7 Kasım 2008 Cuma

Aman Tanrım 2 aydır hiçbişey yazmamışım..işe girdim ve olay bitti..bilgisayara karşı soğudum vallahi..neyse haftasonları yazarım ben de..
yalnız bu haftasonunu iple çekip sonrasında fırt diye geçmesi hiç hoşuma gitmedi..bu ne argadaşım..zengin koca olayına giricek kadar düşmediğimize göre loto falan oynicaz artık.. bu böyle gitmez..2 ayda fenalık bastı
neyyssı ..
geçenlerde bloggerı kapatanlara da burdan öpücük gönderiyorum..

7 Eylül 2008 Pazar

Demek ki iş hayatı cidden insanın hayatını kapılıyı kaplıyıveriyomuş bunu anlamış oldum..Meğer pazartesiler gri cumalar pembeymiş...Akşam saatleri özellikle 8-12 arası bir çırpıda geçermiş, hiçbirşey yaptırmazmış insana...Her gün şık giyinince eşofmanı ve converse i daha bir çok severmişiz..Sabah çalar saatini ertelemek ve poponu saate dönerek uyumak ÇOOOK güzel birşeymiş..'Imm bugün geç gidiyim caanım kaçmıyo ya' demek de istermiş insan bazen..

Ki daha sadece ve sadece 2 hafta oldu :) Allah Kerim diyoruz, durmak yok yola devam der çok değerli bir düşünürümüz...

Ama hakkını yemeyelim bir işe yaradığını hissetmek ve para kazanmak da şahaneymiş yahut...

19 Ağustos 2008 Salı

Sıcak

Aklıma geldi birden, Çeşmenin sıcağını hissedin bi:

1. Koltukaltı stick'imin kapağını açtığımda bir puding edasıyla plöp diye yerlere aktı ve herşeyimi mahfetti..

2. O sıcakta makyaj yapmak her ne kadar saçma olsa da, makyajsız bakkala gidemeyen bendeniz göz kalemimi elime aldım ve bir baktım erimiş bütün ucu..sadece batan tahta parçaları kalmış...

3. Çantamın içindeki sakız kutusundan bir adet şerefsiz sakız çantaya düşmüş, malumunuz erimiş ve ipod kulaklığına yapışmış.


Teşekkürler Çeşme..Erit ya sen herşeyi, rahat ol..

tatilnerdeyapilir.com





Gelsin Çeşme gitsin Marmaris aman da Bodrum derkeenn...tatil olayının suyunu çıkarttım..Bir de işe girdiiim :) Vallahi de keyiflendim nazar değmesin..Size bir Çeşme Marmaris Bodrum ortaya karışık Ege turu attırmak isterim efendim...İlk iki fotoğrafta Çeşmeyi, üçüncü fotoğrafta da Marmarisi görüyoruz...E haydin okuğuverin gaari..

Öncelikle Çeşme-Ayayorgi koyundan bahsetmek istiyorum. Tamam suyu güzel cidden tertemiz böle açık yeşil ve de çok soğuk cidden serinliyorsun da, küçük normal bir koy yani.."Ah sen bir Ayayorgiyi gör vallahi inanılmaz" cümlesini baya bir insan kuruyordu çevremde. Gördüm, gayet normaldi, ayrıca gittiğim beach sakin sessizdi güzeldi ama o kadar giriş parasını veriyorsun, bir tane fazladan minder alma hakkın bile yok. Güneşli minder bir saat sonra gölge oluyor ve ölece kalıveriyosun, minder alıyım yada değiştiriyim yerimi dediğinde adam direkt yanına geliyor ve "efendim bugün pazar, lütfen kişi sayısı kadar kullanalım" diyor, ama 25 milyonu verirken iyiydi dimi tatlım..yani sadece o denize girmeyi bana 25 liraya satmış oluyor, ki yemek fiyatlarının fahişliğinden bahsetmeyeceğim bile...Hatta arkadaşımın altındaki fazladan minderi almaya kalktı falan..Adını vermiyorum hadi yine iyiler..Zaten bu ne havadır anlamadım saçmasapan yabancı isimler koyucaz diye kasmışlar hepsi...Galiba pek bize göre bi yer değildi çünkü önümüzdeki gerzo tipler (kız erkek karışık,muhtemelen erkeklerden biri salak ve zengin) güneşin alnında saat 12de o manyak sıcakta biz gölgede terler dökerken, votka redbull içtiler ve bir şişe votkayı da sölemiyim dedim dayanamadım 300 lira kendisi..Hayır madem o kadar parayı veriyosun, adam bir aile geçindiriyor o parayla, bari ölüm tehlikesine girme..Tam gerzo bunlar ya..

Gelelim Alaçatı'ya..Alaçatı'nın denizi şaka gibi, yüzsen de yüzmesen de 15-20 dakika sonra ayakların uyuşmaya başlıyor..Rüzgar desen küçük bir beyin travması..Ama deniz yine temiz güzel ve açık yeşil mis gibi..Ordaki beach'imiz de çok atristikti ama en azından minder özgürlüğüne sahiptik. Ayrıca yan tarafta on lira daha ucuz yerden girip orda oturabiliyorsun öyle de enteresan bir tarzı var, çakalloz olmak lazım bu dünyada. Ve şok edici bir frozen fiyatı söylüyorum: 22YTL..Ama Alaçatı'nın sokakları falan şahane..Küçük lokantalar gell gelll diyodu resmen çok içimde kaldı, vaktimiz yoktu oturamadık...Alaçatı'ya gidenlere tavsiyem sakızlı dondurma muhteşemdi cidden. Sakızlı Türk kahvemi de aldıım..Ağıza sakız parçaları geliyor şahane..İstanbul'da da var sanırsam Kadıköyde falan..Neyse Çeşme bahsini kapatırken efendim bir de Çeşme'nin merkezinde Rumeli Pastanesi var, sakızlı muhallebi yedik, hayatımda yediğim ennnnnn güzel şey olabilir. Çok net. Uzun bir kuyruk oluyor zaten ama değer. Direkt gidin yiyin diyorum. Çeşmeye elveda diyor ve Marmaris'e geçiyoruz.

Marmaris cidden huzurlu. Öyle beachle meachle işi yok..Ben küçüklüğümü İçmeler'de geçirdim çok güzel bi yerdir. Sadece denizin suyu biraz ılık ve şahsen benim için yeterince serinletici değil. Ama İçmelerin tadı da bir başka. Martı otelin önünden denizine girersin, hava bunaltmaz, akşamları bir tane sivrisinek göremezsin ve en güzeli nem oranı Bodruma İstanbula ve özellikle Çeşmeye oranla çok çok azdır. İnsanların çıplaklığa doyduğu öküzlük yapmadığı nadir yerlerden biridir. Marmaris Orhaniye-Hisarönü Marina'nın yanında, bu salak beachlerle aynı paraya gidebileceğiniz şahane huzur dünyası "Mistral Restaurant"ı öneriyorum. Giriş parasız yemekler biraz pahalı ama totalde çok daha ucuza gelir salak beachlerden.

Bodrum da başka güne artık..


Genel olarak bakarsak, aralarında en sıcak ve bunaltıcı yer Çeşme..Cidden böyle bişey görmedim saat 5'te falan kavruluyorsun...Marmaris de hava açısından en güzel yer. Sanırım bu Çeşme Serdar Ortaç ve Bengü sayesinde böle şişti de şişti..Ama biz indirmesini biliriz..kihkihkih
Not: İkinci fotodaki ortadaki yuvarlak şey disco topu :)

13 Ağustos 2008 Çarşamba

Trivial Pursuit diye bir oyun varmış ilk kez oynadım geçende, sabah 4'lere kadar iki gece oynadık ve hala oynama isteğindeyim..Şahane bi genel kültür oyunu..Soruların zorluk düzeyi enteresan: Victoria Beckham'ın eski müzik grubunun adı nedir adlı tatlı zorudan tut, 1930'ların en önemli çocuk oyuncusuna kadar çılgın bir yelpazede..Tavsiye ediyorum çok zevkli..

Havanız söndüğünde mahçup olmayacağınız kişilerle, mümkünse manita adayı olma ihtimali yüzde sıfır olan kişilerle oynayınız tavsiyem.
(Bazen zormuş diyosun bi bakıyosun gayet bilindik bişey falan..Şahane anlar..)
Başka bir ev tatilinden geliyorum, herşey çok güzel şahane dee... öğrendiğim şey, 3 günlük olmasına rağmen kendi evin ve nescafe içme özgürlüğün gibisi yok argadaşım..

Nescafee gibisi yooOooOok!

3 Aralık 2008 Çarşamba

Bayram

Bayramı bekliyorum...yazıcam bişeyler :)

Yanlız bu bayramdan sonra taaaa ağustosa kadar sıfır tatil olması...tabi atılmazsam..off bugün yine 2 kişi işten çıkarıldı..2 kişi nedir ki demeyelim çnkü her hafta 2 kişi çıkıyor maşalah... ve zaten ofiste 50 kişiyiz...Yemeğimizi bile evden getiricez artık aramızda anlaştık..çok komik :) Kadıköyden bi sefertası mı alsam napsam aceba =) ımm evt elbise topuklu ayakkabı falan çok yakışır elime..gri tonlarında da makyaj yaparım..kendimce eğleniyorum da durum vahim...ooofoffofoof...

Yakında yelkene de başlayacağım, bakalım ne gibi maceralar bizi bekler...
(P.S.: Ofisteki oda arkadaşımız da gay anasını satim..ama çok tatlı =) Seviyorum onu....)

Ya kimliğimi sonsuzza dek açıklamıcam ya ne güzel herşeyi yazmakk
Aptal grafiker sana da kıl oldum geçen gün gerzo

7 Kasım 2008 Cuma

Aman Tanrım 2 aydır hiçbişey yazmamışım..işe girdim ve olay bitti..bilgisayara karşı soğudum vallahi..neyse haftasonları yazarım ben de..
yalnız bu haftasonunu iple çekip sonrasında fırt diye geçmesi hiç hoşuma gitmedi..bu ne argadaşım..zengin koca olayına giricek kadar düşmediğimize göre loto falan oynicaz artık.. bu böyle gitmez..2 ayda fenalık bastı
neyyssı ..
geçenlerde bloggerı kapatanlara da burdan öpücük gönderiyorum..

7 Eylül 2008 Pazar

Demek ki iş hayatı cidden insanın hayatını kapılıyı kaplıyıveriyomuş bunu anlamış oldum..Meğer pazartesiler gri cumalar pembeymiş...Akşam saatleri özellikle 8-12 arası bir çırpıda geçermiş, hiçbirşey yaptırmazmış insana...Her gün şık giyinince eşofmanı ve converse i daha bir çok severmişiz..Sabah çalar saatini ertelemek ve poponu saate dönerek uyumak ÇOOOK güzel birşeymiş..'Imm bugün geç gidiyim caanım kaçmıyo ya' demek de istermiş insan bazen..

Ki daha sadece ve sadece 2 hafta oldu :) Allah Kerim diyoruz, durmak yok yola devam der çok değerli bir düşünürümüz...

Ama hakkını yemeyelim bir işe yaradığını hissetmek ve para kazanmak da şahaneymiş yahut...

19 Ağustos 2008 Salı

Sıcak

Aklıma geldi birden, Çeşmenin sıcağını hissedin bi:

1. Koltukaltı stick'imin kapağını açtığımda bir puding edasıyla plöp diye yerlere aktı ve herşeyimi mahfetti..

2. O sıcakta makyaj yapmak her ne kadar saçma olsa da, makyajsız bakkala gidemeyen bendeniz göz kalemimi elime aldım ve bir baktım erimiş bütün ucu..sadece batan tahta parçaları kalmış...

3. Çantamın içindeki sakız kutusundan bir adet şerefsiz sakız çantaya düşmüş, malumunuz erimiş ve ipod kulaklığına yapışmış.


Teşekkürler Çeşme..Erit ya sen herşeyi, rahat ol..

tatilnerdeyapilir.com





Gelsin Çeşme gitsin Marmaris aman da Bodrum derkeenn...tatil olayının suyunu çıkarttım..Bir de işe girdiiim :) Vallahi de keyiflendim nazar değmesin..Size bir Çeşme Marmaris Bodrum ortaya karışık Ege turu attırmak isterim efendim...İlk iki fotoğrafta Çeşmeyi, üçüncü fotoğrafta da Marmarisi görüyoruz...E haydin okuğuverin gaari..

Öncelikle Çeşme-Ayayorgi koyundan bahsetmek istiyorum. Tamam suyu güzel cidden tertemiz böle açık yeşil ve de çok soğuk cidden serinliyorsun da, küçük normal bir koy yani.."Ah sen bir Ayayorgiyi gör vallahi inanılmaz" cümlesini baya bir insan kuruyordu çevremde. Gördüm, gayet normaldi, ayrıca gittiğim beach sakin sessizdi güzeldi ama o kadar giriş parasını veriyorsun, bir tane fazladan minder alma hakkın bile yok. Güneşli minder bir saat sonra gölge oluyor ve ölece kalıveriyosun, minder alıyım yada değiştiriyim yerimi dediğinde adam direkt yanına geliyor ve "efendim bugün pazar, lütfen kişi sayısı kadar kullanalım" diyor, ama 25 milyonu verirken iyiydi dimi tatlım..yani sadece o denize girmeyi bana 25 liraya satmış oluyor, ki yemek fiyatlarının fahişliğinden bahsetmeyeceğim bile...Hatta arkadaşımın altındaki fazladan minderi almaya kalktı falan..Adını vermiyorum hadi yine iyiler..Zaten bu ne havadır anlamadım saçmasapan yabancı isimler koyucaz diye kasmışlar hepsi...Galiba pek bize göre bi yer değildi çünkü önümüzdeki gerzo tipler (kız erkek karışık,muhtemelen erkeklerden biri salak ve zengin) güneşin alnında saat 12de o manyak sıcakta biz gölgede terler dökerken, votka redbull içtiler ve bir şişe votkayı da sölemiyim dedim dayanamadım 300 lira kendisi..Hayır madem o kadar parayı veriyosun, adam bir aile geçindiriyor o parayla, bari ölüm tehlikesine girme..Tam gerzo bunlar ya..

Gelelim Alaçatı'ya..Alaçatı'nın denizi şaka gibi, yüzsen de yüzmesen de 15-20 dakika sonra ayakların uyuşmaya başlıyor..Rüzgar desen küçük bir beyin travması..Ama deniz yine temiz güzel ve açık yeşil mis gibi..Ordaki beach'imiz de çok atristikti ama en azından minder özgürlüğüne sahiptik. Ayrıca yan tarafta on lira daha ucuz yerden girip orda oturabiliyorsun öyle de enteresan bir tarzı var, çakalloz olmak lazım bu dünyada. Ve şok edici bir frozen fiyatı söylüyorum: 22YTL..Ama Alaçatı'nın sokakları falan şahane..Küçük lokantalar gell gelll diyodu resmen çok içimde kaldı, vaktimiz yoktu oturamadık...Alaçatı'ya gidenlere tavsiyem sakızlı dondurma muhteşemdi cidden. Sakızlı Türk kahvemi de aldıım..Ağıza sakız parçaları geliyor şahane..İstanbul'da da var sanırsam Kadıköyde falan..Neyse Çeşme bahsini kapatırken efendim bir de Çeşme'nin merkezinde Rumeli Pastanesi var, sakızlı muhallebi yedik, hayatımda yediğim ennnnnn güzel şey olabilir. Çok net. Uzun bir kuyruk oluyor zaten ama değer. Direkt gidin yiyin diyorum. Çeşmeye elveda diyor ve Marmaris'e geçiyoruz.

Marmaris cidden huzurlu. Öyle beachle meachle işi yok..Ben küçüklüğümü İçmeler'de geçirdim çok güzel bi yerdir. Sadece denizin suyu biraz ılık ve şahsen benim için yeterince serinletici değil. Ama İçmelerin tadı da bir başka. Martı otelin önünden denizine girersin, hava bunaltmaz, akşamları bir tane sivrisinek göremezsin ve en güzeli nem oranı Bodruma İstanbula ve özellikle Çeşmeye oranla çok çok azdır. İnsanların çıplaklığa doyduğu öküzlük yapmadığı nadir yerlerden biridir. Marmaris Orhaniye-Hisarönü Marina'nın yanında, bu salak beachlerle aynı paraya gidebileceğiniz şahane huzur dünyası "Mistral Restaurant"ı öneriyorum. Giriş parasız yemekler biraz pahalı ama totalde çok daha ucuza gelir salak beachlerden.

Bodrum da başka güne artık..


Genel olarak bakarsak, aralarında en sıcak ve bunaltıcı yer Çeşme..Cidden böyle bişey görmedim saat 5'te falan kavruluyorsun...Marmaris de hava açısından en güzel yer. Sanırım bu Çeşme Serdar Ortaç ve Bengü sayesinde böle şişti de şişti..Ama biz indirmesini biliriz..kihkihkih
Not: İkinci fotodaki ortadaki yuvarlak şey disco topu :)

13 Ağustos 2008 Çarşamba

Trivial Pursuit diye bir oyun varmış ilk kez oynadım geçende, sabah 4'lere kadar iki gece oynadık ve hala oynama isteğindeyim..Şahane bi genel kültür oyunu..Soruların zorluk düzeyi enteresan: Victoria Beckham'ın eski müzik grubunun adı nedir adlı tatlı zorudan tut, 1930'ların en önemli çocuk oyuncusuna kadar çılgın bir yelpazede..Tavsiye ediyorum çok zevkli..

Havanız söndüğünde mahçup olmayacağınız kişilerle, mümkünse manita adayı olma ihtimali yüzde sıfır olan kişilerle oynayınız tavsiyem.
(Bazen zormuş diyosun bi bakıyosun gayet bilindik bişey falan..Şahane anlar..)
Başka bir ev tatilinden geliyorum, herşey çok güzel şahane dee... öğrendiğim şey, 3 günlük olmasına rağmen kendi evin ve nescafe içme özgürlüğün gibisi yok argadaşım..

Nescafee gibisi yooOooOok!
 

Blog Template by YummyLolly.com - Header made with PS brushes by gvalkyrie.deviantart.com
Sponsored by Free Web Space